OSMANLIDA MİMARLIK EFSANESİ OLAN AİLE

           Balyan ailesi altı Osmanlı padişahına dört nesil mimar olarak hizmet vermiştir. Bu aileden dokuz mimar 19.yüzyılda  Istanbul'un çehresini yönlendirmişlerdir.
         Balyanların aktif olduğu dönem,  Avrupa’nın  hızlı gelişmesine  ayak uydurmaya çalışan ve zamanı geçmiş yönetim biçimlerinden vazgeçemeyen Osmanlı dünyasında reformların başladığı bir dönemdi. 
         Balyanlar Osmanlı İmparatorluğu’nun başkentini camiler, kiliseler, saraylar, padişah köşkleri, süslü türbeler, okullar, hastaneler, baraj ve su kanalları, hatta saat kuleleri ve bir darphane ile donattılar.  Görkemli Batı tarzı cephelerle bütünleşmiş Doğu’ya özgü kemerler, Fransız eğitimi almış bu ünlü Osmanlı Ermeni ailesinin esinlendiği, diğer faktörlerin yanı sıra, Beaux-Arts mimari stilinin ruhunu yansıttığı uzmanlar tarafından anlatılır.
           Balyanların İstanbul’daki belki de en ünlü yapılarından biri Dolmabahçe Sarayı’dır. Türkiye’nin en büyük sarayı olan Dolmabahçe, Osmanlı sarayının 19. yüzyılda Batı standartlarını benimsediğini sergilemek için attığı sembolik bir adımdı. Balyanlar bu sarayı on yılda  büyük harcamalar ile   1859’da bitirmişlerdir. 
     Dolmabahçe Saat Kulesi
     Bezm-i Alem Valide Sultan (Dolmabahçe) Camisi
     Beylerbeyi Sarayı 
     Ortaköy Camisi
     Çırağan Sarayı
     Akaretler Sıra Evleri
     Kuleli Askeri Lisesi 
     Selimiye Kışlası 
     Beyazit Yangın  Kulesi bu aileden   Senekerim Balyan Efendi tarafından yapılmıştır. Şekli Türk topunun havaya kalkmış şeklidir Beyazıt Yangın Kulesi’nin gökyüzüne bakan dev bir Osmanlı topundan ilham alarak inşa edildiği ve eskiden topları yukarı çevirmek barış sembolü olduğu için bu kulenin en barışsever kulelerden olduğu söylenir.
     Yaygın görüş bu yönde olmakla beraber  bu ailenin hakkında rivayet edilen  ikinci görüşü bir sonraki yazımızda paylaşacağım. 
       


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar